16 Aralık 2009 Çarşamba

Futbolun Uzun Saçlı Güzelleri/Çirkinleri

Futbol bir temaşa oyunu. Gözlere de hitap eder. Hem oynanan futbol bazında, hem de oyuncuların imajları açısından. Bir de kuğular gibi yeşil sahada salına salına top peşinde koşturan, saçları usul usul inip kalkan uzun saçlı futbolcular vardır. Kimisine inanılmaz yakışır, kimisi uzun saçı olmasa iyice çirkin olacaktır, kimisi de çirkindir. Konumuz iç güzelliği değil tabii ki. 19 yaşımdan beri -ender dönemlerde saçımı kestirsem bile- sürekli uzun saçlı olan biri olarak, futbolcu saçdaşlarıma dair bir yazı kaleme alayım dedim. Bir numara şudur, 10 numara şudur muhabbetine girmemek için alfabetik sıraya göre futbolun uzun saçlı güzel ve çirkinlerini görelim. Listede neden şu isim yok diyeceksek eğer bu liste 100’lü sayıları dahi bulur. O yüzden 16’da bırakalım.


Andriy Voronin



Ukrayna’nın buz tutmuş çorak topraklarında top peşinde koştururken kafası çok üşümüş olmalı ki saçlarını salıvermiş. Yakışıyor da kendisine. Futbolculuğu efsane mertebesine yükselemese bile ‘bir Andriy Voronin vardı’ dendiğinde muhakkak saçlarını hatırlayacağımız topçudur.


Carles Puyol



O bir aslan parçası. Aslında aslanın ta kendisi. Yeleli aslanın yeşil sahalarda vuku bulmuş hali. Carles Puyol’u Puyol yapan en önemli parçalardan biri olsa gerek uzun saçları. Uzun saçları savaşçılığını, sadakatini, yürekten oynamasını bu kadar güzel tescilleyebilir. Bana, aslan yelesi saçları olmasaydı ‘Puyol cesareti’ uçup gidermiş hissini vermiyor değil.


Carlos Valderrama



Doksanlı yılların Dünya Kupası maceralarına göz attığımızda şahit olmayalım ki Kolombiyalı bir futbolcunun cadı süpürgesi kılıklı saçından bahsedilmesin. Futbolculuğundan ziyade saçları konuşulurdu. Ama futbolculuğu da saçları gibi dallı budaklı ve çok yönlüydü. Kaliteli bir beyin oyuncusuydu. Kolombiya’nın bir çok şeyiydi.


Edgar Davids



Kökü itibariyle Surinam’ın sıcak ikliminden kopup gelen, bir boğa kadar güçlü, sadece saçlarıyla değil gözlükleriyle de sahada bilim kurguyu yaşamamıza neden olan oyuncunun ta kendisidir. Ten rengi, uzun saç ve gözlükleri turuncu formayla yan yana koyduğumuzda söylenecek ilk şey bellidir: Edgar Davids


Emmanuel Petit



Ben şimdi ne diyeyim bu adama? Bana göre, bilmem kaç yıllık futbol tarihinin en karizmatik uzun saçlı futbolcusudur. 98 Dünya Kupası’nda kendisini takip ederken sadece futboluna değil, futbolundan çok saçlarına odaklanırdım. Uzun saç bir futbolcuya bu kadar yakışabilirdi. Eğer bir sıralama yapmak isteseydim ilk sıraya koyar ama ön adını da sorgulamaktan kaçınmazdım. Emmanuel! Çok sakat bir isim çok. Hele Emmanuelle furyası sonrası…


Fernando Redondo




Futbolculuğu ve milimetrik pasları kadar çekici saçlara sahip olan ender uzun saçlı oyunculardandı. Arjantin’in makus talihi olsa gerek, futbol dünyasında top koşturan uzun saçlı oyuncular daha çok Arjantin kökenli olunca ülkedeki enflasyonun çok can yaktığını düşünmeye başlayacağız. Halbuki o saçlara bakmak ayrı bir dert, bir dünya kuaför parası…


George Best



Britanya’nın efsane ismi. Futbolun ender krallarından. Sadece futbolu ile değil, karizması ve saçlarıyla yeşil sahaların The Beatles’ı gibiydi. O karizmasıyla kaç bayanın canını yakmıştır bilemeyeceğiz ama alkol ile kendi canını yaktı ya, işte buna çok üzüldük. Futbolun sex, drugs & Rock’n Roll’uydu kısacası…


Guti



Eyvah demeli belki de. Bazı ülkem insanlarının uzun saçlılara ve hakemlere hakaret için yönelttiği bir sözcüğü gerçeğe döken biri olarak, uzun saç sahiplerini köşeye sıkıştırabilecek bir futbolcudur kendisi. Bu aralar Real Madrid’deki durumu konuşula dursun, Galatasaray’a transferi bile cinsel seçimi nedeniyle tek başına sıkıntı sebebidir ülkem insanı tarafından. Futbolculuğu ise saçları kadar çekici ve düzgün. Bunda herkes hemfikirdir.


Karel Poborsky



Hani demiştim ya, uzun saçın en çok yakıştığı bir numaralı isim Petit’dir diye. Çek Cumhuriyeti’nin efsanevi oyuncusu Poborsky ise hiç düşünmeksizin iki numaraya koyacağım isimdi. Euro 96’da sadece futbolculuğu, attığı müthiş golleri ile değil uzun saçları ile beni derinden sarsmış oyuncuydu. Onu izlemeye doyamazdım. Hani uzun saç denen şey bir insan evladını bu kadar karizmatik ve evrilmiş kılabilirdi.


Mario Kempes



Gol sevinçleri ile saçlarının Blendax mahiyetinde bu kadar uyum içinde olduğu, dansettiği başka bir futbolcu tanımıyorum üzerine. Attığı goller sonrası zıplaya zıplaya sevinirken saçları da bedeniyle birlikte salına salına süzülürdü. Hele o kollarını açışı yok muydu? 1978 Dünya Kupası deyince sadece Kempes değil, Kempes’in saçları da aklımıza geliyordur muhakkak.


Nartallo Osvaldo



Türk futbol tarihinin en renkli, efsane halini almış, üzerine çok konuşulmuş, yeri gelince hala da konuşulan ve hatırlanan uzun saçlı oyuncularından biriydi. Beşiktaş’a imza attığı gün saçları ile Kempes etkisi yaratmıştı. Beşiktaş bir Kempes mi transfer etmişti yoksa? Futbolculuğu ve gol adedi bizi ters köşe etse bile saçlarıyla değil kelebek etkisi, kuğu etkisi yaratmış bir oyuncuydu.


Necati Ateş



Uzun saç deyip de Necati Ateş’i listeye almamak olmaz. Hele ki saçlarına dair Yılmaz Vural’ın vaazını dinledikten sonra. Hangi spor programıydı hatırlamıyorum ama yorumcunun biri Necati’nin saçlarından dem vurarak kestirse daha iyi olurdu tarzı bir şey söyleyince, Adanaspor’da Necati’nin hocalığını yapmış olan Yılmaz Vural hemen araya girmiş ve Necati’nin uzun saçlarını kollamıştır. Necati hocasına eğer saçını ıslatmazsa, sıkı bir şekilde bağlamazsa saçlarının yerinde durmadığını ve inanılmaz kabarık durduğunu, rahat edemediğini söylemiştir. Bu da gizli Valderrama etkisi olsa gerek.


Rene Higuita



Sadece Kolombiya’nın değil dünya futbolunun en renkli oyuncularından biriydi. Kaleciliği, sürekli kalesinden açılarak rakip forvetlere çalım atması, artistik hareketlerle (özellikle akrep kurtarışı!!!) yaptığı kurtarışların yanında Valderrama tipi saçlarıyla futbol tarihine damgasını vurmuştu. Valderrama ile birlikte futbolun çirkin güzeliydiler. Bu iki güzelliğin Kolombiya’da olması ise ayrı bir soru işareti. Buradan yola çıkarak çekilen kokonun saçlara süpürge etkisi yapıp yapmadığının incelenmesini bilim adamlarına bırakıyorum.


Roberto Baggio




Futbolu güzel. Adamlığı güzel. Kendisi güzel. Saçları güzel. Karizması ve yakışıklılığı hepsinden de güzeldi. Bu kadar güzelliği bir araya getirmiş bir futbolcunun yeşil sahalarda bizlere her anlamda görsel şölen sunması karşısında kendisine büyük teşekkür borçluyuz. Top sakalı ve arkadan uzattığı saçıyla Dünya Kupalarının en güzel imaj sahiplerinin başında geliyordu.


Ronaldinho



Futbolu muhteşem, ayakları muhteşem, çalımları ölümcül, futbol aklı insan üstü, yüz ifadesi ve dişleri çirkin olarak nitelendirilen ama saçlarıyla sallantılı dış görüntüsünü örseleyen futbolcu modeline örnek isimdir Ronaldinho. O gür saçları hangi tarlada ve nasıl yetiştirdi, tarifini almak lazım. Dökülen saçlara elbet ilaç olacaktır.


Ruud Gullit




Uzun saçlı futbolcu dediğiniz zaman söyleyeceğimiz ilk isim, ilgili cümlede kurulacak ilk öznedir Ruud Gullit. Güçlü fizik yapısını ve geniş göğüs kafesini, iyice yükselerek toplara kafa vurduğu anlarda kendine has saçlarıyla etkileyici imaj yönünde tamamlardı. 1988 Avrupa Şampiyonası’nda SSCB’ye attığı goldeki endamını dikizlemekte fayda vardır. Hastasıydık rastalı saçlarının…

7 yorum:

Zuzuu dedi ki...

iyi ki sıralamamışsın cunku petit ilk sırayı almaz bu listede:)

Futbolun uzun saçlı güzelleri sıralamasında 1.sıra kesinlikle Baggio'nundur.

Diğer taraftan da kel güzeli seçilse Fredrik Ljungberg'dir.

Gullit olsun Valderrema yada Hugita kitleri peşinden süreklemişlerdi futbolculuklarının önünde cekmişti sacları.Kuzenim küçükken gullit yüzünden nerdeyse kel kalacaktı ona benzemem lazım diyerek:)

Atilla Çelik dedi ki...

Yorumuma dikkat et ama. Uzun saç anlamında uzun saçın en yakıştığı oyuncu Petit idi benim için. Roberto Baggio apayrı bir dünya. Uzun saçın profu benim, ben ne dersem o olur :p Hem zevkler ve renkler tartışılmaz Arzucuğum. :)

Jordi Metal dedi ki...

Abi Bülent Korkmaz'ı unutmuşsun bence. Onda uzun saç Aslan Yelesi gibi duruyor.

Atilla Çelik dedi ki...

Evet, aklımda vardı ama neden bilmem listeye alma gereği duymamıştım. :) Belki de Bülent Korkmaz'ı çok ama çok özel bir yere koymamadığımdan olsa gerek.

Burak Eren dedi ki...

Marquez'i de es geçmemek lazım :)

Emre Peker dedi ki...

Guti konusunda bir yanlış anlamayı düzeltelim:

O ünlenmiş fotoğraftaki aslen kız kardeşidir. İkinci hamileliğinden sonra kız kardeşini kutlarken çekilen bir fotoğraf. Yani öptüğü kişi erkek değil kısa saçlı bir kadındır :)

Ayrıca karısı ve çocukları var bildiğim kadarıyla.

Atilla Çelik dedi ki...

Benimkisi ironi zaten Emreciğim :D

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails