2 Aralık 2009 Çarşamba

Hastalık ve Bloga Bir Süre Ara Veriyorum...

Merhaba arkadaşlar,

Bir süre blogumda görüşlerimi ve yazılarımı paylaşamayacağım. Bu aralar sağlık sorunlarımla ilgilenmem gerekiyor. “Charcot Marie Tooth” isimli ülkemizde pek bilinmeyen bir hastalıkla uzun zamandır savaşıyorum. Tedavi imkanı olmayan ama durumun daha kötüye gitmesini engelleyen bazı tedavi seçeneklerine sahip, garip bir hastalık olduğunu söyleyebilirim. Geçmiş zamanlarda da sık sık tedavi altındaydım ama ne hikmetse eski doktorlar teşhis konusunda biraz hatalıydılar. İşinin ehli bir yere uğradığım için gerekli her türlü tedaviye yakında başlayacağız. Ayak bileğimden biyopsi alınmasıydı, oydu, buydu derken ki hastanede yatma durumum da söz konusu, bu esnada sizlerden uzak kalacağım. Umarım bu ayrılık uzun sürmez. Görüşmek üzere.

13 yorum:

Manuel Calavera dedi ki...

Umarim en kisa zamanda sagliginiza kavusursunuz. Gecmis olsun. Sevgiler

Burak Eren dedi ki...

Atilla Ağabey geçmiş olsun, hiç haberim de yok hastalığının nüksettiğinden. İş temposu falan yoğun diyordun bu yüzden konuşamadım da hiç seninle. Karadenizli adam çabuk ayağa kalkar bu yüzden senden yana gözüm arkada değil.

Dreamtıme dedi ki...

Çok geçmiş olsun abiciğim.İyileşmen dileğiyle en kısa zamanda.Ziyaretine de geleceğum bu ay inşallah ha :)

Adsız dedi ki...

Geçmiş olsun.

benimben dedi ki...

Geçmiş olsun, sağlığına kavuşup çabuk dönmen dileğiyle..

ali zafer sapci dedi ki...

İyilikler dilerim.

Atilla Çelik dedi ki...

Teşekkür ederim arkadaşlar.

Burakçığım, bu hastalık nükseden bir hastalık değil. Ömrünün sonuna kadar yaşamak ve mücadele etmek zorunda olduğun bir hastalık. Dikkat edilmediği taktirde ilerleyen, sert bir hal alan tehlikeli bir hastalık. Son yıllarda pek üstüne düşememiştim. Ama patron da sağolsun, o da kulağımı çekti, ilgilen artık kendinle dedi. Bir baba gibi ilgileniyor ve sayesinde kapılar daha rahat açılıyor. Bu da hastalığımla daha iyi ilgileneceği anlamına geliyor.

Bugün saat 2:30'da randevum var ve prosedür belirlenecek. Muhakkak ayak bileğimden biyopsi ile sinir almaları gerekiyor ve bir çok teste gireceğim, genler de dahil olmak üzere.

Mamafih dedi ki...

geçmiş olsun. Allah işini rast getirsin.

Jordi Metal dedi ki...

Abi büyük geçmiş olsun ya :(

Hiç bahsetmedin abi bu durumlardan daha önce bize. Acil şifalar diliyorum sana. Dualarım seninle.

Atilla Çelik dedi ki...

Teşekkü ederim arkadaşlar.

Hakancığım, 15-16 yaşından beri bu hastalıkla yaşadığım için ve benim bir parçam olduğu için bahsetme gereği duymamıştım. Bendeki etkisi diz kapağımdan aşağısında kaslarımın seyrelmesi, diz kapağının aşağısında bacak ve ayağın çok incelmesi şeklindeydi. İşitme, konuşma, görme gibi duyuları da etkiliyor. Ama diğer Charcot Marie Tooth hastalarına göre de iyiyim gayet. Çünkü normalde el ve ayakları yumru yumru olan, tekerlekli sandalyeye mahkum olan, ayakta kolay kolay duramayan hastalar bile var. En azından ben hayatımı sorunsuz yaşıyorum. Ama koşamam, edemem, çok hareketli olamam. Çünkü ayaklarımda hiç kas yok gibi bir şey. Ayak parmaklarımı oynatamıyorum, bileklerimi de. Ayak parmak ucunda ve topuklar üzerinde de yürüyemem. Ama dıştan baktığın zaman hiç anlayamazsın bu hastalığı taşıdığımı. Ta ki bacaklarımı sıyırana kadar :p

Plaseyi Hanri Gibi Vuruyorum dedi ki...

Geçmiş olsun Abi ya. Biraz araştırdım şimdi hastalığı. Hakikaten biraz garipmiş. Umarım daha rahat edebileceğin bir tedavisi vardır.

Çok geçmiş olsun tekrar.

Jordi Metal dedi ki...

Senin postunu gördükten sonra bu hastalığın bünyede yarattığı etkileri görmek için fotolara baktım googledan, gerçekten çok zor ve hastalığı taşıyan için moral bozucu bir hastalık olarak görünüyor. Ben inanıyorumki daha kötü olmayacak durumun çünkü sende bununla savaşacak gücün fazlasıyla olduğunu biliyorum. Tekrar büyük geçmiş olsun Abi :(

Yapabileceğimiz birşey vrsa çekinme mail at abi lütfen.

Unknown dedi ki...

Atilla bey çok geçmiş olsun.

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails