25 Eylül 2009 Cuma

The Damned United: Tüm Futbolseverler İçin Harika Bir Sinema


Futbolun beşiğidir İngiltere. Futbolun beşiğinde yaşanmış bir çok olay, daha dün gerçekleşmiş gibi hala konuşulmaktadır. Günümüzün Championship Ligi’nde, hatta üçüncü liginde yer alan bazı takımlar geçmişte çok büyük işler yapmışlardı; Leeds United ve Notthingham Forest gibi. Bir de efsane isimler vardır. Her birinin üzerine ayrı kitap yazılacak kadar.

Futbolculuğu döneminde oldukça hantal bir forvet oyuncusu olan, futbolculuğu sonrası Leicester, Hull, Manchester City derken zamanına göre oldukça sıra dışı taktikleri, her bir maça özel olarak hazırlanması ve her bir rakibe ayrı dosya hazırlaması ile Leeds United’a geldikten sonra inanılmaz bir takım yaratan Don Revie’den bahsetmeden olmaz. 1965 yılında Leeds United’ı ikinci ligden revir halinde alarak Premier Lig’e çıkarmış ve görevde kaldığı 1974 yılına kadar Leeds ile lig şampiyonluğu başta olmak üzere kazanılmadık kupa bırakmaz. Bu bir hocanın bir takım için ne kadar önemli olduğunun altını çizen ve futbol tarihi anlamında milat sayılan olaylardan biridir. Futbolcular Don Revie’ye adeta tapmaktadır ve onu baba gibi görmektedirler. Revie’nin kaptanı ise efsanevi Billy Bremner’dir ve aynı zamanda manevi oğlu olarak anılmaktadır.

Don Revie’ye dair anlatılan çok önemli bir hikaye vardır. Leeds, Shankly’li Liverpool karşısında şampiyonluk maçına çıkar. Beraberlik bile şampiyon olmaları için yeterlidir. Liverpool 90 dakika boyunca tek kale oynar ama Leeds’i yenemez. Maç berabere biter. Leedsli oyuncular deplasmanda oldukları için maç sonrası ne yapacaklarını şaşırmışlardır. Revie, kaptanı ‘pittbul’ Bremner’i yanına çağırarak Anfield Road’ın en fanatik taraftar grubunu işaret ederek “gidin ve onları selamlayın” der. Kaptan şaşkınlıktan dilini yutar. Böyle bir hareket sonrasında o sahadan nasıl çıkacaklarını düşünmektedir. Ama kelam büyük yerden gelmiştir bir kere ve sineye çeker. Hocasının istediğini yapar. Fanatikler dahil olmak üzere tüm Liverpool taraftarları çılgınlar gibi alkışlar. Anlayacağınız Revie ada futbolunun en saygı duyulan isimlerinden biriydi.

1974 yılında İngiltere, Dünya Kupası elemelerine katılamayınca ülke futbolu travma geçirir ve Bill Ramsey efsanesi sona erer. Ülkenin en önemli meselelerinden biri yeni hocanın kim olacağıdır. Aslında yapılması gereken tek bir seçim vardır. Demin uzun uzun bahsettiğimiz, revir aldığı Leeds’i tüm kupaları kaldıran bir takım haline getiren Don Revie’yi başa getirmek. Don Revie kendisine bu teklif iletildiğinde kabul eder. Ama Leeds’ten ayrıldığı için üzgündür. Sonuçta orada bir aile yaratmış, kurmuştur. Ailenin babası olarak, o aileden ayrıldığı için üzülmüştür.



Ve Revie'nin yerine o zamanların oldukça genç hocası, ama ileride efsane bir isim olacak Brian Clough geçer. Clough başa geçer geçmez, Yorkshire’da verdiği bir TV röportajında Leeds’i yerden yere vurur. Leeds’in doğru düzgün top oynamadığını, güzel futbol sergilemediğini, Don Revie’nin takım içinde sevilmediğini söyler. Herkes şok olur. Çünkü Revie baba gibi sevilen adamdır ve yerine gelen genç bir adamın bu efsane adam için demediğini bırakmaması daha başlangıç itibariyle soğuk duş etkisi yaratır. Leedsli oyuncuların Revie ile neden mutlu olmadığı ve bunu nereden çıkardığı sorulduğunda ise “oynadıkları kötü futboldan dolayı oyuncuların mutsuz olduğu belli oluyor” der.

Leeds Yönetim Kurulu Clough’u acilen çağırır. Daha imza bile atılmamıştır. Clough tesislere gelir gelmez, antrenman sahasında antrenman yapmakta olan efsanevi Leedsli oyuncuları görür. Hava inanılmaz kasvetli ve yağmurludur. Dalga geçercesine ‘hava ne kadar güzel değil mi çocuklar, hele beş gün boyunca Mallorca’da takılınca bir garip geliyor burası’ der. Leedsli futbolcular hocaları olacak Clough’a adeta taptaze ete bakan azgın pittbul gibi bakmaktadırlar. Akabinde Leeds Yönetim Kurulu üyeleri verip veriştirirler ve Clough inanılmaz sert, kendine güvenen ve oldukça kibirli yanıtlar verir. Neler söylediği sır kalsın. Artık bunları filmde izlersiniz.

Clough kendisine çok güvenmektedir. Her şeyden öte inanılmaz narsist, kibirli ve deli cesaretine sahip bir adamdır. Ama Revie’ye karşı olan bu tavrının altında yatan başka bir neden vardır. Bunun için, o an içinde bulunduğumuz 1974 yılının 6 yıl öncesine geri dönmekte fayda vardır.

1968 yılına geri döneriz:

1968 yılında Leeds United, Don Revie önderliğinde Birinci Lig’in lideridir. O esnada Derby County’i çalıştıran Brian Clough ise ikinci ligde nal toplamaktadır. Sondan üçüncü sıradadırlar. Derby ikinci ligin dibine demir atmıştır ama Federasyon Kupası’nda üçüncü tura çıkmıştır. Kura çekiminde Derby’nin rakibi Leeds United olunca, Brian Clough sevinçten havalara uçar. Çünkü hem birinci ligin lideriyle oynayacaklardır, hem de her şeyden önemlisi en çok beğendiği, hayranı olduğu ve adeta taptığı bir futbol adamı olan Don Revie’nin ekibiyle oynayacaktır. Clough heyecandan yerinde duramamaktadır. Kulübün köy ahırını andıran tesislerini maça kadar adam etmeleri için görevlilere gerekli tüm emirleri yağdırır. Çok saygıdeğer bir takım ve hoca gelecektir ve tesislere çekidüzen vermek gerekmektedir. Kapılar, yerler, kapı üzerindeki yazılar gıcır gıcır yapılmalıdır. Clough kendisini o kadar kaptırır ki, misafir soyunma odasının üzerindeki Visitor yazısını bile kendi elleriyle parlatıncaya kadar siler. Misafir soyunma odasına havluları özenle serer ve her havlunun üzerine bir tane portakal koyar.

Aslında film de bir nevi bu olayla başlıyor. Clough 6 yıl önce Don Revie’ye taparken, 6 yıl sonra onun yerine müthiş Leeds’e geldiği zaman neden Revie’nin düşmanıdır sorusunun cevabını filmde alabileceksiniz.

İlgili dönemin takımlar ve kişiler bazında futbol tarihini eksiksiz ve olduğu gibi yansıtan bu film, aynı zamanda çok usta bir şekilde işlenmiş. Sıradan bir sinema dilinden öteye giderek adeta bir sanat havasında işlenmiş ve dünya sinema tarihinin en iyi ilk beş futbol filmi arasına girebilecek kadar usta bir film çıkmış ortaya. Futbolu seven herkesin asla kaçırmaması gereken bir film. Film içindeki diyaloglar o kadar cesur, canlı, içten ve delidolu ki filmin içinde kayboluyorsunuz. Mutlaka izleyin.

Kapanışı bazı anekdotlarla yapalım. Bu sözlerim ilgili filmden dışarı.

Leeds macerası başarısız ve kısa süren Clough 1975 sonrasında Notthingham Forest mucizesini yaratan adamdır. 1977 yılında İkinci Ligde yer alan Forest, takvimin yaprakları 31 Mayıs 1979’u gösterirken Şampiyon Kulüpler Kupası finaline çıkıyordu. Rakip ise Malmö idi. Clough lobiye indiğinde takımın santrforu Garry Birtles’i görür. Ona yönelerek “Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası final maçına çıkacağız ve sen tıraş olmamışsın” diye çıkışır. Odasına yollar onu. Birtles tıraşını olur. Maçı 1-0 kazanır Forest. Bir yıl sonra da Hamburg’u yenerek kupayı kazanırlar.

1935 yılında doğan Clough, 2004 yılında mide kanserinden vefat etti. Don Revie ise 1926-1989 yılları arasında yaşadı. Bu iki isim ada futboluna inanılmaz şeyler katmışlardı. O zamanların futbol dahileriydiler. Bu iki efsane ismin bir filmde yer alması ise biz futbolseverler için bulunamayacak bir nimet.

1 yorum:

ZorAdam51 dedi ki...

Süper bir filmdi.Biraz geç oldu.Kusura bakma.Bende kendi blogumda bu film hakkında yazmıştım.
http://zorturkler.blogspot.com/2009/10/damned-united.html

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails